Onaylanmış Kişi Statü Belgesi (OK1) Raporları Hususunda Bazı
Değerlendirmeler
I. Giriş
Onaylanmış Kişi
statüsü, gümrük yükümlülüklerini yerine getiren, ticari kayıtlarını genel kabul
görmüş muhasebe ilkelerine uygun olarak tutan, mali yeterliliği bulunan, belli
sayıda kişi istihdam eden ve belli bir dış ticaret performansına sahip firmalara,
gümrük işlemlerinde birtakım kolaylıklar tanıyan gümrük statüsü olarak
tanımlanmaktadır.
Türkiye Gümrük
Bölgesinde yerleşik ve en az iki yıldır fiilen faaliyette bulunan, gümrük ve
dış ticaret mevzuatını ciddi ölçülerde ihlal etmemiş olan, ciddi mali suçlara
ve ülke güvenliğini tehdit eden suçlara karışmamış olan, kesinleşmiş vergi
borcu, sigorta prim borcu ve gümrük cezası borcu bulunmayan, yıllık olarak en
az bir milyon FOB/ABD doları tutarında fiili ihracat veya toplam en az asgari
altı milyon ABD doları tutarında ihracat + ithalat yapan, bir yılda ortalama en
az 30 sigortalı çalışanı bulunan gerçek ve tüzel kişiler, yönetmelik ve
tebliğle belirlenmiş kriterleri sağlamaları halinde Onaylanmış Kişi Statü
Belgesine sahip olabilirler.
Yazımızda Onaylanmış
Kişi Statü Belgesi başvurularıyla ilgili bazı Gümrük ve Dış Ticaret Bölge
Müdürlüklerinde son zamanlarda karşılaşılan sorunlara ve güncellenmesinin
faydalı olabileceğini düşündüğümüz bazı hususları serdetmeye gayret edeceğiz.
Anahtar Kelimeler & Kısaltmalar:
Yetkilendirilmiş
Gümrük Müşaviri (YGM),
Yeminli Mali Müşavir (YMM), Bakanlık (Ticaret Bakanlığı), Gümrük Kanunu (GK), Gümrük
Yönetmeliği (GY), Onaylanmış Kişi Statüsüne İlişkin Gümrük Genel Tebliği (Sıra
No: 1), Onaylanmış Kişi Statü Belgesi (OKSB), Gümrük ve Dış Ticaret Bölge
Müdürlüğü, Transit Ticaret.
II. Güncellenmesinin ve/veya Bölge Müdürlüklerinin Yeknesak
Uygulama Yapmalarının Faydalı Olacağını Düşündüğümüz Bazı Hususlar:
A-B-C Sınıfı Onaylanmış Kişi Statü Belgelerinde Sınıf Farkı Kaldırılmış
Olmasına Rağmen “C” Sınıfı seçilmeden sözleşme ihdas edilememektedir.
Gümrük Yönetmeliğinde
Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (07.10.2016 t. 29850 s. R.G.) ile
Onaylanmış kişi statü belgelerinde uygulanmakta olan A-B-C sınıfı 15/8/2017
tarihi itibariyle kaldırılmış olmasına rağmen Yetkilendirmiş Gümrük Müşavirleri
(YGM) sistem üzerinden sözleşme yaparken “C” sınıfını seçmeden sözleşme
oluşturamamaktadır. Sistemin yeni mevzuata göre güncellenmesinin faydalı
olacağı mütalaa edilmektedir.
Ticaret Sicil Kayıt Bilgileri Formunun
Devam Formu Tebliğden kaldırılmış olmasına karşın bazı bölge müdürlükleri
kaldırılmış olan formları istemeye devam etmektedirler.
Onaylanmış Kişi Statüsüne
İlişkin Gümrük Genel Tebliği (Sıra No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair
Tebliğ (Sıra No: 4) (23.11.2016 t. 29897 s. R.G.) ile EK-2 formu güncellenmiş
(tek sayfaya indirgenmiş) olmasına karşın; devam formu (2.sayfa) talep edilmeye
devam edilmektedir. Bununla birlikte bazı ticaret sicil müdürlükleri söz konusu
talebi karşılayabiliyorken; bazıları ise tebliğe uygun olmaması münasebetiyle
devam formunu verememektedir. Konuyla ilgili olarak ya tebliğin 2 nolu ekine
eskiden olduğu gibi devam formunun derç edilmesi veya bölge müdürlüklerinin
devam formunu istememesi şeklinde yeknesak bir uygulama yapması gerektiği
düşünülmektedir.
Başka kurum ve kuruluşların hazırlayıp
onayladığı belgelerde yer alan ve esasa ilişkin olmayan ifade ve/veya şekli
farklılıklarının tek başına YGM Raporunu reddetme gerekçesi olarak
görülmemelidir.
Örneğin mali yapıya
ilişkin YMM Raporunun “6. SONUÇ” bölümünde; şirketin muhasebe kayıt ve
belgelerinin mevzuata uygun olduğu, borç, ücret, vergi ve sair yükümlülüklerini
yerine getirdiği, kâr durumu, ilgili mali bilgi, belge ve verilerin düzenli
tutulduğu ve nihayet yapılan tespit ve incelemeler sonucunda bu hususların
olumlu olarak sonuca bağlandığı yönünde tereddüde yer bırakmayacak ifadelere
yer verilmesine karşın, bu tespitlerin tebliğ formatına bire bir uygun olmaması;
hatta bazen madde numaralarının bile farklı olması veya eş anlamlı kelime
kullanılması gerekçe gösterilerek YMM Raporundan hareketle Yetkilendirilmiş
Gümrük Müşaviri (YGM) raporu da İncelemeyi yapan Bölge Müdürlüğü tarafından
geçerli sayılmamaktadır. Oysa “olumlu” olarak
sonuca bağlanmış YMM raporunun varlığı ortadayken sonucu etkilemeyecek şekli
farklılıkların dikkate alınmaması veya YGM raporları reddedilmeden; rapor eki
ilgili belgelerin düzeltilmesi yoluna gidilmesinin zaman, enerji ve iş gücünün
efektif kullanılması bakımından faydalı olacağı değerlendirilmektedir. Diğer
yönden Yeminli Mali Müşavir raporu "olumlu" sonuca bağlanmış olsa
dahi rapor içeriğinde gözden kaçan harf yada kelime hatalarından, aynı anlamı
farklı kelimelerle ifade eden cümleler münasebetiyle bile rapor reddedilip YGM’
ye ceza uygulandığı somut olaylarla karşılaşılıyor maalesef.
Yine aynı şekilde
raporun “olumlu” olarak sonuca bağlanmasını etkilemeyecek hususlardan biri olan
makamların yanlış yazılmasını örnek olarak gösterebiliriz. İhtiyari olmasına
rağmen; “Borcu yoktur”, “Çalışan Sayısıyla ilgili yazılar”, ve “Adli Sicil
Belgeleri” gibi belgelerde kurum isimlerinin zaman zaman yanlış yazıldığına
şahit olabiliyoruz. Bölge müdürlüğü yerine bakanlık veya gümrük idaresi
yazılabiliyor. Bu belgelerde YGM yanlışlığı fark edip düzeltme veya yeni yazı
talep etse de yeni belge temini ön görüldüğü gibi kolay edinilemeyebiliyor. SGK
ve Vergi konusunda ayın belli dönemlerinde otomatik borcun sisteme yansıdığı
düşünüldüğünde süreci uzattığı vakıa olarak karşımıza çıkabiliyor.
Gümrük Yönetmeliğinin 23.maddesinde
Yönetim kurulu üyeleri, sermayesinin yüzde on ve fazlasına sahip gerçek kişiler
ile gümrük ve dış ticaret işlemlerinde temsil yetkisini haiz çalışanlarının
adli sicil belgeleri yeterli görülmelidir.
Yönetmelik (23.md) ve
tebliğin (6.md; EK-1/A) ilgili maddeleri incelendiğinde Şirketin yönetim kurulu
üyeleri veya şirket müdürlerine ait adli sicil belgeleri, Şirketin sermayesinin
% 10 undan fazlasına sahip gerçek kişilere ait adli sicil belgeleri, Şirketi
gümrük ve dış ticaret işlemlerinde temsile yetkili gerçek kişilere ait adli
sicil belgeleri istendiği; Türkiye'de ikamet tezkeresi olmayan yabancı uyruklu
kişiler için ise Taahhütname istendiği görülecektir. Bu açık hükme karşın bazı
bölge müdürlüklerinin Şirket İmza Sirküsünde ismi bulunan tüm kişilerin adli
sicil belgelerini istedikleri somut olaylarla karşılaşılmaktadır.
6 seri nolu
Onaylanmış Kişi Statüsüne İlişkin Gümrük Genel Tebliği (19.06.2021 t.,31516 s.
R.G.) ile YGM ’ye ibrazı gereken belgeler arasında sayılan İmza sirkülerinin
yürürlükten kaldırıldığı da göz önünde
bulundurulduğunda imza sirkülerini inceleme yükümlülüğü olmayan YGM ‘nin
yukarıdaki paragrafta sayılan kişiler dışında adli sicil belgeleri ile varsa
taahhütnamelerinin incelenmesinden sorumlu tutulması meri mevzuatın ruhuna
aykırı olduğu düşünülmektedir. Dolayısıyla sayılan kişiler dışında adli sicil
belgesi veya taahhütname istenmemesi gerektiği izahtan varestedir.
Yükümlülerin Statü belgesi başvurularına
ilişkin “OK1” tespiti için YGM’ye ibrazı gereken belgeler arasına (Tebliğin
6.maddesine yapılacak ekleme ile) Gümrük İdarelerinden alacakları Gümrük
mevzuatı uyarınca kesinleşmiş vergi, ceza borcu bulunmadığına ve Kaçakçılık
Bilgi Bankası kaydı olmadığına dair yazıların ilave edilmesi, YGM raporlarının
Bölge Müdürlüklerindeki inceleme ve değerlendirme sürecini hızlandıracaktır.
Mer’i Gümrük
Yönetmeliğinin 23/1 nci maddesinin (d) bendinde; “Gümrük mevzuatı uyarınca
kesinleşmiş vergi ve ceza borcu bulunmaması” hükmü bulunmasına rağmen YGM’ye
ibrazı gereken belgeler arasında sayılmamaktadır. Söz konusu belgelerin Ticaretin
Kolaylaştırılması Şubelerince (TKŞ) inceleme aşamasında sistemden kontrol
edilerek bakıldığından; sorun çıkması durumunda başvuruyu ve sonuçta düzenlenen
YGM raporunu sonuçsuz bırakacak şekilde olumsuz etkilemektedir. Mezkur tespit
raporu yapılmadan önce yükümlü firma tarafınca Gümrük Genel Tebliğ (Tahsilat
İşlemleri Seri No:2) 39/4 ncü maddesi “Yükümlü tarafından borç durumunu
gösteren belge talebinde bulunulması halinde bu talep, belge talebinin
yapıldığı gümrük idaresince karşılanır.” Hükmü mucibince idareden borcu yoktur yazısı alınması; ayrıca
yine yükümlüsünce Gümrük Muhafaza Biriminden mevzuat gereği adli sicil belgesi
ibrazı yapılacak şirket yetkililerinin adli veya kaçakçılıkla ilintilerinin
bulunmadığına dair yazı alındıktan sonra (Adli Sicil Belgelerindeki
Adli Sicil kaydı Kifayet etmiyorsa) raporlama
evresine geçilmesinin sürece ivme kazandıracağı gibi mezkur bilgilere haiz
olunmadan “Olumlu” olarak rapora bağlanmış YGM Raporlarını da konusuz
bırakmayacağı değerlendirilmektedir.
İmalatçıların Aracı İhracatçı
Vasıtasıyla yaptığı ihracatların OKSB alımında; imalatçının hanesine
sayılmasının imalat sanayinin desteklenmesi bakımından olumlu olacağı
düşünülmektedir.
Bilindiği üzere Grup
firması, Ana ortaklığın doğrudan kendisi veya diğer grup firmaları veya
iştirakleri vasıtasıyla; sermaye ve yönetim ilişkileri çerçevesinde hisseye
veya oy hakkına veya yönetim kurulu üyelerini seçme hakkına veya yönetim kurulu
üyelerine sahip olduğu veya şirket müdürlerinin aynı olduğu işletmeyi ifade
etmektedir. Hali hazırda grup ihracatçısının yaptığı ihracatlar imalatçının nam
ve hesabına sayılıyorken; aracı ihracatçılar vasıtasıyla yapılan ihracatlar
imalatçının ihracat performansına sayılmamaktadır. Performans ve güvenilirlik
belgesiyle rahatlıkla tespiti mümkün olan söz konusu ihracat rakamlarının
imalatçı nam ve hesabına sayılması birçok imalatçının OKSB sahibi olmasına
vesile olacağı gibi imalat sanayi de dolaylı bir destek unsuruna kavuşmuş
olacaktır.
İhracat performansına İhracat rakamları
dahil ediliyorken; Transit Ticaret rakamları dahil edilmemektedir.
En genel ifadeyle, yurtdışından,
antrepodan veya serbest bölgeden alınan malların gene bu yerlerden birine
satılması olarak tanımlayacağımız Transit Ticaretin, döviz kazandırıcı bir
faaliyet olarak mevzuatımızda yer almasına karşın OKSB başvurularında yükümlü
firmaların transit ticaretle ilgili tutarları ihracat olarak sayılmadığından
mütevellit ihracat performanslarına yansımamaktadır. Yapılacak bir düzenlemeyle
yükümlü firmaların ihracat performanslarına transit ticaretin de ilave edilmesi
OKSB sahibi firma sayılarını artıracağı gibi ülkemiz ekonomisine de pozitif
katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir.
III. Yeminli Mali Müşavir (YMM) Raporunda yükümlü firmanın
Belli Bir Dönem “Zarar” etmesi halinde YMM Raporunun olumlu olarak sonuca
bağlanıp, bağlanamayacağı hususu
Bilindiği üzere Onaylanmış kişi statüsü için gereken genel koşullar arasında Bakanlıkça belirlenecek formata uygun olarak Yeminli Mali Müşavir (YMM) tarafından düzenlenecek raporun olumlu görüşle sonuca bağlanmış olması koşulu da sayılmaktadır. Son zamanlarda bazı Gümrük Ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüklerinde YMM raporlarının olumlu olarak sonuca bağlanmış olmalarına karşın; bazı dönemlerde yükümlü firmanın zarar ettiği durumların da ticaretin olağan seyri içerisinde doğal olarak bulunacaktır. YMM incelemelerinde anlaşıldığı kadarıyla firmanın kar-zarar etmesinin sonucu olumlu veya olumsuz olarak etkilemesinde tek başına yeterli görülmediği; incelenen dönemler itibariyle firmanın zarar dahi etse mali yükümlülüklerini yerine getirmiş olup olmadığına bakıldığı; söz konusu yükümlülükler yerine getirilmişse zararın rapor sonucunu olumsuza dönüştürmediği (mali mevzuat bakış açısına göre) gözlemlenmektedir.
Buna mukabil bakanlıkça belirlenen ilgili formatın sonuç bölümündeki dip nottan kaynaklı mütereddit durumlarla karşılaşılmaktadır. Yaşanması muhtemel sorunların bertaraf edilmesi bakımından mezkûr dip notun kaldırılarak; yönetmelik ve diğer ilgili mevzuatın ön gördüğü gibi raporların YMM’nin olumlu görüşle sonuca bağlanıp, bağlanmadığına bakılmasının daha uygun olacağı değerlendirilmektedir.
YMM Raporunun
sonuç kısmında bulunan İlgili dip Not şu şekildedir: (*)6.1 de belirtilen tüm hususların uygun olarak tespitinin yapıldığı
durumda "olumlu", belirtilen bu hususlardan herhangi birine ilişkin
olarak uygun olmadığı tespiti yapıldığı durumda ise "olumsuz" görüş
belirtilecektir.
6.1 de
belirtilen ilgili husus da şudur: “1.3 Şirketin incelenen mali tablolar
itibariyle inceleme döneminde kar edip etmediği,”
Buradan hareketle
bölge müdürlüklerinin mütereddit olması doğaldır. Şirketin zarar ettiği hususu
tespit edildiğinde sonucun dip nota göre olumlu olması beraberinde tenakusu
barındırmaktadır. Geriye dönük iki dönemin incelendiği göz önünde
bulundurulduğunda bu bakış açısıyla yükümlünün dönemin birinde kar; birinde
zarar etmesi de sonucun olumsuz olmasını değiştirmeyecektir.
Diğer yönden konuyla
ilgili olarak YGM perspektifinden mevzuat incelendiğinde bakanlığın YGM ’den
beklentinin bu meyanda YMM raporlarının olumlu olarak sonuca bağlanıp,
bağlanmadığı hususlarının dikkate alınarak kendi raporlarını ihdas etmeleri
yönündedir.
Durum bu minval
üzereyken; raporlarda kar edilip, edilmemesi değil; mali yükümlülüklerin yerine
getirilip, getirilmediğinin incelemeye konu edilmesi ticaretin ruhuna daha
uygun olacaktır. Bu kapsamda Vergi ve SGK Borcunun olup olmadı ayrı bir bahis
konusu olarak YGM ’ler tarafından incelendiği de göz önünde bulundurulduğunda
yükümlünün dönemsel zararı diğer mali yükümlülüklerini yerine getirdiği
müddetçe Onaylanmış Kişi Statü belgesini almaya engel teşkil etmemesi gerektiği
mütalaa edilmektedir.
IV. Sonuç Ve Değerlendirme,
YGM tespit ve
raporlamalarına ilişkin usul ve esasların belirlendiği 2021/26 Sayılı Genelge
eki YGM Rehberi ve 2011/42 Sayılı Genelge eki “Onaylanmış Kişi Statü Belgesi
Başvurusu Rehberi’nde yer verilen düzenlemeler esas alınarak hazırlanan “OK1”
tespit raporlarının sonucu etkilemeyecek şekli farklılıklar münasebetiyle
reddedilmesi zaman, enerji ve iş gücü israfına neden olduğu açıktır.
Bununla birlikte tüm
tarafları kadrajına almış olan bakanlığımızın büyük resimdeki “olumlu” sonucu
değiştirmeyecek şekli farklılıkları ortadan kaldıracak; yeknesak teamül ve
uygulamalara yönelik düzenlemeler yapması yaşanması muhtemel sorunları bertaraf
edeceğini değerlendiriyoruz.
Haki Demirtaş
Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviri
Kaynakça:
1- Gümrük Kanunu- (4458 nolu Kanun) (04.11.1999
tarihli, 23866 sayılı R.G.)
2- Gümrük Yönetmeliği (07.10.2009 t. 27369 s.
R.G.)
3- Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği Tebliği
(10.09.2020 t. 31240 s. R.G.)
4- Onaylanmış Kişi Statüsüne İlişkin Gümrük
Genel Tebliği (Sıra No: 1) (30.12.2011 t. 28158 s. R.G.)